Majör Depresyon
21 Aralık 2023, yazar Nur Aydoğan, Psikolojik danışman
Majör depresyon, bireylerin normal depresyon belirtilerinin etkilerini çok daha şiddetli hissettiği, iki haftadan uzun süren, düşük duygu durumu ve yoğun mutsuzluk hisleriyle beraber fiziksel belirtilerin de görüldüğü klinik ya da ağır depresyon olarak da bilinen duygu durum bozukluğudur. Majör depresif bozukluk en çok bilinen depresyon türü olduğu için halk arasında sadece depresyon olarak da adlandırılabilir.
Majör Depresyon Belirtileri
Majör depresif bozuklukta normal depresyon belirtilerinin aynısı görülür.
- Kişi genellikle kendini halsiz, enerjisiz ve yorgun hisseder. İsteksizlik hali yoğundur. Buna bağlı olarak sosyal ortamlardan uzak durur.
- Üzgün, çökkün, mutsuz veya kendisini hissiz olarak tanımladığı duygu durumuna sahiptir.
- Uyku ve yeme alışkanlıkları farklılaşır. Çok uyumak, uyuyamamak, odaklanmada güçlük, fazla yemek isteği ya da iştahsızlık yaşayabilir. Buna bağlı olarak kilosunda değişimler yaşar.
- Kişinin hayattan aldığı keyif azalır, önceden zevk aldığı aktivitelere ilgisiz hisseder.
- Kendini değersiz görme, suçluluk gibi negatif duygularla daha yoğun hisseder. Ani öfke ve sinirlilik hali yaşayabilir.
- Kişinin hayatını etkileyen fiziksel değişimler görülebilir.
Majör Depresyon Tanısı
Majör depresyon tanısı, bir ruh sağlığı uzmanı hekim tarafından belirli kriterler değerlendirilerek, fiziksel muayene de yapılarak konulur. Majör depresif bozukluk tanısı psikiyatride kullanılan DSM-5 (Mental Bozukluluklar Tanısal El Kitabı) tanı sistemine göre konur. Kişinin tanı alabilmesi için DSM-5 kriterlerinin 9 maddesinden en az 5’ini aynı iki hafta boyunca gösteriyor olması gerekir. Yine tanı kriterleri için ilk iki maddenin en az birinin mutlaka göstermesi gerekir. Yani 5 belirtiden biri ya ilgisizlik, zevk alamama durumu(anhedoni) ya da depresif ruh hali olmalıdır.
İlk iki belirti neredeyse her gün, günün büyük bir kısmında ya kendisi tarafından belirtilir ya da başkaları tarafından gözlenir.
- Çökkün duygu durum –üzüntü, umutsuzluk, boşlukta hissetme
- İlgisini kaybetme ya da zevk alamama –neredeyse tüm etkinliklere karşı
- Kilo kaybı ya da artışı, neredeyse her gün yeme isteğinde azalma ya da artma
- Uykusuzluk ya da aşırı uyuma, neredeyse her gün
- Psikomotor ajitasyon ya da retardasyon, neredeyse her gün
- Enerji düşüklüğü, bitkinlik ve motivasyon kaybı, neredeyse her gün
- Değersizlik ya da aşırı ve uygunsuz suçluluk, neredeyse her gün
- Düşünmekte ya da odaklanmakta güçlük çekme, kararsızlık, neredeyse her gün
- Yineleyici ölüm düşünceleri, intihar fikri, planı, girişimi
Majör Depresyon Tedavisi
Majör depresyon tedavisi, diğer depresyon türleri gibi ilaç ve psikoterapi ile yürütülür. Tedavi rahatsızlığın spektrumu ve kişinin durumuna göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, kendine zarar verme düşünceleri yoğun olan birinin kontrol altında tutulabilmesi için hastaneye yatması gerekebilir. Klinik düzeyde bir depresyon ve normal depresyon belirtilerini daha şiddetli gösterdiği için antidepresan desteği alınması majör depresyon tedavisi için çoğunlukla gerekli görülebilir. Kişinin durumuna göre uzman hekim tarafından takibi yapılan ilaçların kullanımı semptomların azalmasına yardım etmesi için kullanılır.
- Depresyonun Antidepresanlarla Tedavisi
Depresyon Belirtileri makalemizde depresyon ve beynin işlevinden bahsederken depresyonda etkili olan nöron yollarındaki anormalliklerden bahsetmiştik. Bu nöron yollarında iletişimi sağlayan yapıların ismi nörotransmitter yani sinir ileticilerdir. Araştırmalar düşük seviyedeki belirli nörotransmitterlerin depresyona sebep olabileceğini ileri sürüyor. Antidepresanlar ise nöron yollarındaki bu dengesizliği düzeltmek için kullanılır. Bu nötotransmitterler yani sinir ileticileri serotonin, nöroadrenalin, epinefrin, dopamin salgılarında etkili olduğu için seviyelerinin dengesiz olması depresyona sebep olur. Antidepresanların çoğu bu nörotransmitterlerde artışa sebep olur ama bunu farklı yöntemlerle yaparlar.
O halde depresyonda etkili hormonlara ve işlevlerine göz atalım.
- Serotonin : Nörotransmitter yani sinir iletici görevi gören ve insan vücudu tarafından üretilebilen bir kimyasaldır. Merkezi sinir sistemi, kan pıhtısı ve bağırsaklarda bulunur. Vücutta %80-90 oranında sindirim sistemi içerisinde bulunmasıyla bağırsak hareketlerini de kontrol eder. Serotonin psikoloji, sosyal davranış, iştah, sindirim, uyku, hafıza ve cinsel istek fonsiyonlarını etkiler.
- Dopamin : Beynin ödül ve zevk merkezinde rol alan yardımcı bir nörotransmitterdir. Ödül mekanizmasını etkinleştirerek bize enerji verir. Depresyonda da serotonin ile rolü vardır.
- Nöroadrenalin : Strese tepki olarak salgılanan bir sinir ileticidir. Hayatta kalma refleksi olarak verdiğimiz, korktuğumuzda artan kalp atışımızın hızlanması gibi “kaç ya da savaş” komutu veren bir nörotransmitterdir. Hızlı kararlar verebilmemizi sağlar. Konsantre ve dikkat süremizi uzatır.
Majör depresif bozukluğun alt tipleri:
- Kronik depresyon (distimi): Majör depresyonun iki yıl veya daha fazla sürmesidir. Fakat bireyler uzun süre devam eden duygu durumlarına alıştıkları için depresyonda olduğunu anlamayabilir.
- Katatonik depresyon: Kişinin psikomotor aktivitelerinde bozulmalar ortaya çıkar. (hareketsizlik, duruş bozuklukları gibi)
- Mevsimsel affektif bozukluk: Belirli mevsimlerde düzenli olarak başlayan düzelen bir türdür. Sonbahar ve kış aylarında daha çok görülür.
- Psikotik depresyon: Sanrılar(yanlış inançlar), halüsinasyonlar(bir şeyler görmek ve duymak gibi) ve paranoya(başkalarına aşırı şüpheyle yaklaşma) gibi psikoz belirtileri vardır.
- Postpartum (Gebelik ile ilişkili) depresyon: Hamilelik sürecinde veya doğumdan sonraki 4 hafta içinde yaşanabilir. Annede üzüntü, ağlama, değersizlik, karamsarlık, yorgunluk, isteksizlik, dikkat dağınıklığı, öfke hali, uyku problemleri, bebeğe karşı ilgisizlik, suçluluk ve utanç duyguları görülebilir.
- Atipik depresyon: Dış etkenler kişinin duygu durumunda etkilidir. (Üzücü bir olaya aşırı üzülmek gibi) Bireyler her zaman depresif etkiler göstermezler. Maskeli depresyon ya da gülümseyen depresyon olarak da anılır. Kişi normal depresyon belirtilerini yaşarken bu etkileri dışarıya göstermez ve duygu ve davranışlarını gizler. Depresyonda oldukları dışarıdan belirlenemeyebilir.
Manik Bozukluk İle Majör Depresyon Arasındaki Fark Nedir?
Bipolar bozukluk olarak da bilinen manik bozukluk iki kutupludur. Yani iki ayrı döneme sahiptir. Bunlardan biri mani olarak isimlendirilen yükselme, diğeri depresif halin yaşandığı düşüş dönemidir. Majör depresyonda ise bir kutup vardır. Kişi düşük ve depresif duygu durumunu yaşar. Depresyon dönemi manik bozukluğun bir parçasıdır. Fakat mani, majör depresyonda görülmez.
Majör Depresyon ile ilgili soru ve cevaplar
Majör depresyon nedir?
Majör depresyon, bireylerin normal depresyon belirtilerinin etkilerini çok daha şiddetli hissettiği, iki haftadan uzun süren, düşük duygu durumu ve yoğun mutsuzluk hisleriyle beraber fiziksel belirtilerin de görüldüğü klinik ya da ağır depresyon olarak da bilinen duygu durum bozukluğudur. Majör depresif bozukluk en çok bilinen depresyon türü olduğu için halk arasında sadece depresyon olarak da adlandırılabilir. Bu durum, kişinin günlük yaşamını, sosyal ilişkilerini ve genel işlevselliğini ciddi şekilde etkileyebilir.
Majör depresyon belirtileri nelerdir?
- Enerji Kaybı ve Halsizlik: Birey, sürekli halsiz ve enerjisiz hisseder.
- Duygusal Değişimler: Genellikle üzgün, çökkün, mutsuz veya hissiz bir duygu durumuna sahiptir.
- Sosyal İzolasyon: İnsanlardan uzaklaşma eğilimi gösterir, sosyal etkinliklere ilgi duymaz.
- Uyku ve Yeme Alışkanlıklarında Değişim: Uyku sorunları (çok uyuma ya da uykusuzluk) ve iştah değişiklikleri görülebilir.
- Zevk Alamama (Anhedoni): Daha önce keyif aldığı aktivitelerden zevk almama durumu ortaya çıkar.
- Düşük Özsaygı ve Suçluluk Hissi: Kendini değersiz hissetme, suçluluk duyguları ve negatif düşünceler artabilir.
- Konsantrasyon Problemleri: Düşünme ve odaklanma güçlükleri yaşanabilir.
- Fiziksel Belirtiler: Baş ağrıları, sindirim sorunları ve diğer vücut ağrıları görülebilir.
- Ani Öfke ve Sinirlilik: Kişi huzursuz, sinirli veya öfkeli hissedebilir.
- Ölüm ve İntihar Düşünceleri: Yineleyici ölüm düşünceleri, intihar düşünceleri ortaya çıkabilir.
Bu belirtiler, majör depresyon tanısının konulabilmesi için belirli bir süre boyunca devam etmelidir. Bu süre genellikle en az iki haftadır ve bu belirtilerin kişinin günlük yaşamını önemli ölçüde etkilediği bir dönemi içermelidir. Eğer bu belirtilerle karşılaşıyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile konuşmak önemlidir.
Majör depresyon tedavisi nasıl gerçekleşir?
Majör depresyon tedavisinde genellikle ilaçlar ve psikoterapi kullanılır. Tedavi, rahatsızlığın şiddetine ve bireyin durumuna bağlı olarak değişebilir. Antidepresanlar, beyindeki nörotransmitterlerdeki dengesizlikleri düzeltmeye yardımcı olabilir. Psikoterapi ise bireyin duygusal zorluklarını anlamasına ve başa çıkmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, bazı durumlarda hastaneye yatış veya diğer tedavi yöntemleri de gerekebilir.
Majör depresyon ile bipolar bozukluk arasındaki temel fark nedir?
Bipolar bozukluk, mani ve depresif dönemlerin sıklıkla tekrarladığı bir durumdur. Manik dönemlerde yüksek enerji, düşük uyku ihtiyacı ve aşırı özgüven görülürken, depresif dönemlerde majör depresyon belirtileri ortaya çıkar. Majör depresyon ise genellikle tek bir, sürekli depresif dönemi ifade eder. Yani bipolar bozuklukta iki kutuplu bir döngü varken, majör depresyonda bu döngü bulunmaz.
Nur Aydoğan
Psikolojik Danışman - EMDR Terapisti
Psikolojik Danışman, Aile Danışmanı ve Avrupa onaylı EMDR Terapisti olarak uzun yıllardır danışanlarıma yüz yüze ve online hizmet sunuyorum. Dokuz Eylül Üniversitesindeki öğrencilik hayatımdan beri, her zaman terapi ve Psikoeğitimler alanında ilerlemek amacım olmuştu. Albis Therapy’de psikoloji ekibimizi kurarak bu yolda hayallerimizi gerçekleştirmeye, iyileştirmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz.