WhatsApp

Çocukluk Travması

Çocukluk travması, çocukken maruz kalınan fiziksel, ruhsal ve duygusal bütünlüğünün tehlike altında ya da zarar gördüğü olay ve durumlarla birlikte ebeveyn kaybı, ihmal, istismar, göç gibi zorlayıcı travmatik yaşantılardır.

Home 9 Blog 9 Çocukluk Travması
Çocukluk Travması

Çocukluk Travması

17 Ocak 2024, Albis Therapy

Çocukluk travması

Çocukluk travması, çocukken maruz kalınan fiziksel, ruhsal ve duygusal bütünlüğünün tehlike altında ya da zarar gördüğü olay ve durumlarla birlikte ebeveyn kaybı, ihmal, istismar, göç gibi zorlayıcı travmatik yaşantılardır. Bu makalede “çocukluk travmaları”, “çocukluk travması belirtileri” hakkında bilgiler verirken akla gelen “Küçükken yaşanan travmalar nasıl geçer?”,Küçüklük travmaları nasıl atlatılır?” gibi soruların cevaplarını da bulmaya çalışacağız. 18 yaşından önce yaşanılan bu travmalar çocukluk travmaları olarak adlandırılan zorlayıcı ve zarar verici deneyimlerdir. Bu travmaların etkileri, yetişkinlik dönemine aktarılarak bireyin ilişkilerine, kendisine ve dünyaya olan bakışında işlevsiz ve uyumsuz belirtiler bırakabilir. Erken çocukluk dönemi kişilik ve duygusal temellerin atıldığı, çevreyle olan temasta sosyal becerilerin öğrenildiği oldukça önemli bir dönemdir. Bu dönemde yaşanan çocukluk travmaları bireyin geleceğinde farklı düzeylerde ve farklı alanlarda hayatına etki edebilir. 

Travmayı Travma Nedir? makalemizde; beklenmedik şekilde gelişen, korku ve kaygı oluşturan, doğrudan yaşanılan veya tanıklık edilen, duygusal ve fiziksel bütünlüğümüzü sarsan tehdit edici, stresli olay ya da durumlar olarak tanımlamıştık. Çocukluk çağında deneyimlenen travmatik olaylar içine dahil olan bakım verenleri tarafından yeterince sevgi ve ilgi ihtiyacı karşılanmadığında, çocuğun güven duygusunu zedeleyen durumlara maruz bırakıldığında ve öz bakımı ihmal edildiğinde de bu deneyimleri çocukluk travması olarak ele alırız. Çünkü yaşamla ilk defa ilişki kurduğumuz bu yıllarda en çok ihtiyaç duyduğumuz, bağlandığımız ve güvendiğimiz kişiler ebeveynler olur. Bu dönemde eksikliğini duyduğumuz ebeveynler ya da ebeveynlerin zarar verici etkileri üzerimizde iz bırakarak yetişkinliğe taşınır. 

Çocuğun dünyayla, insanlarla ve kendisiyle olan ilişkisini inşa ederken gelişim basamaklarındaki yaş dönemleri de oldukça kritiktir. Doğduğumuzdan andan itibaren hızla gelişen beyin faaliyetlerimiz, bu büyüme ve gelişme evresinde karşılaştığı zedeleyici deneyimlerle geleceğe yıkıcı etkiler ve öğretiler götürebilir. Bu da duygusal, psikolojik ve fiziksel yönden bireylere zarar verir. 

Çocukluk çağı travmaları, çocuk istismarı ve çocuk ihmali olarak ikiye ayrılır. İstismar; 18 yaş altı bireylerin gelişimlerini zarar verici davranışlardır. İhmal ise çocuğun duygusal ve fiziksel ihtiyaçların görmezden gelinmesi ve karşılanmamasıdır.

Çocukluk Travması belirtileri

Çocuk istismarı, kendi içinde dört alanda ele alınır.

  1. Fiziksel İstismar: 0-18 yaş aralığındaki çocuğun bakımından sorumlu kişiler ya da yetişkin kişiler tarafından fiziksel şiddet kullanılarak çocuğa zarar verici, yaralayıcı ya da yaralanmasına neden olacak biçimde davranışların uygulanmasıdır. Bunun sonucunda çocuğun gelişimi, sağlığı, psikolojisi ve onuru zedelenir. Yapılan araştırmalara göre fiziksel istismara maruz kalan bireylerin bilişsel-sosyal ve davranışsal problemler yaşadığı görülmüştür. 
  2. Duygusal İstismar: Çocuğa duygusal ve psikolojik olarak zarar veren her türlü sözlü veya sözsüz davranışlar, tehdit edici, cezalandırıcı ve aşağılayıcı sözler, küfür, alay, çocuğun ihtiyacı olan ilgi ve sevgiden mahrum bırakılması duygusal istismar olarak kabul edilebilir. Diğer istismar türlerine göre fiziksel bir belirti içermediği için fark edilmesi zor olabilir. Duygusal istismar çocuğun üzerinde yetişkinliğe değin ruhsal, bilişsel, davranışsal ve gelişimsel olarak oldukça olumsuz etkiler bırakır. Öğrenme, dikkat, benlik algısı, kişilerarası ilişkilerde zorluklar yaşatabilir.
  3. Cinsel İstismar: Fiziksel ve psikolojik olarak yeterince gelişimini tamamlamamış çocuğun ya da ergenin kendisinden büyük kişiler tarafından cinsel eylemlere dahil edilmesi, cinsel içerikli konuşmalar ve görüntülere tanıklık edilmesi, teşhir edilmesi vb. temasın olmadığı durumlar olabildiği gibi temasın olduğu çocuğun özel bölgelerine temas şeklinde durumlar da cinsel istismar olarak kabul edilir. Çocukken cinsel istismara uğrayan bireyler sadece çocuklukta değil yetişkinlikte de psikolojik rahatsızlıklara sahip olabilir. Küçük yaşlarda cinsel istimara maruz kalmak bireyin gelişimine ve ruhsal sağlığına önemli derecede zarar verir.
  4. Ekonomik İstismar: Çocuğun eğitimine devam etmesi yerine bir yetişkin tarafından bir işte çalıştırılması ve kendi gücünü aşan para karşılığında işler yaptırılması olarak tanımlanabilir. Çocuğun eğitim hakkının elinden alınmasıyla birlikte pek çok istismara açık olacağı ortamlarda bulunması ve çalıştırılması onun fiziksel, duygusal, sosyal ve ruhsal gelişimini ciddi derecede olumsuz etkiler.

Çocuk ihmali ise kendi içinde iki alanda incelenir.

  1. Fiziksel İhmal: Çocuğun bakımından sorumlu kişilerin, ebeveynlerin çocuğun ihtiyaç duyduğu beslenme, barınma, giyinme, sağlık, bakım ve güvenlik gibi gereksinimlerini karşılanmamasıdır. Yine bebeğin anne karnında ihmal edilmesi; annenin bebeğe zarar verecek maddeler (alkol, madde, sigara vb.) kullanması, yeterli ve sağlıklı beslenmemesi ve düzenli sağlık kontrolünden geçmemesi de ihmal kabul edilir. Fiziksel ihmal de istismar gibi kişinin hayatında farklı alanlarda (ruhsal, duygusal, bilişsel, sosyal) olumsuz etkiler bırakır.
  2. Duygusal İhmal: Çocuğun bakım verenleri tarafından ihtiyaç duyduğu ilgi, sevgi, şefkat, korunma, güven ve duygusal destekten mahrum bırakılmasıdır. Duygusal ihmal yaşamış çocuklar yetişkinliklerinde ilişkilerde güvene dayalı ve sağlıklı bir birliktelik kurmakta zorluk çekebilirler. Yine bu bireyler yalnızlık, depresyon, kaygı bozukluklarında risk altındadırlar.

Çocukluk Travmaları Neler Olabilir?

  • Doğal afetler
  • Duygusal ihmal ve istismar
  • Cinsel istismar
  • Aile içi fiziksel şiddet
  • Ebeveyn kaybı ya da yakın birinin kaybı
  • Sağlık problemleri, ağır hastalıklar
  • Boşanma ve ayrılıklar
  • Zorla yerinden edilme, mültecilik, göç

Çocukluk Travması tedavisi

Çocukluk Travması Belirtileri Nelerdir?

Çocuğun travmatik deneyimler sonrası gösterdiği belirtiler pek çok düzeyde ortaya çıkar.

Bilişsel Belirtiler: 

  • Dikkat ve konsantrasyon problemleri
  • Hafıza sorunları
  • Düşük sözel ifadeler
  • Öğrenme güçlükleri
  • Tekrarlayan düşünceler

Davranışsal Belirtiler:

  • Sinirlilik ve saldırganlık hali
  • İstismar veya travmayı taklit etme
  • Çabuk irkilme
  • Aşırı ağlama
  • Dikkat çekmek üzerine olan davranışlar
  • Arkadaş edinmede güçlük
  • Güvensizlik hali
  • Travmadan dolayı kendini suçlama
  • İçe kapanıklık
  • Aşırı suskunluk
  • Travmayı hatırlatan kişilerden korkma
  • Özgüven kaybı
  • Ebeveynlerden ayrılma korkusu

Yine çocuklar böyle stresli ve güvensiz hissettikleri dönemlerde alt ıslatma, parmak emme, ebeveynlere yapışma, tırnak yeme, tikler geliştirme gibi davranışlar gösterebilirler.

Fiziksel Belirtiler:

  • Nefes darlığı
  • Bağışıklık sisteminin zayıflaması
  • Yüksek sese karşı duyarlılık
  • İştahsızlık ya da aşırı iştahlılık hali
  • Uyku problemleri
  • Sindirim sistemi problemleri
  • Sürekli yorgunluk hali
  • Mide bulantısı
  • Psikosomatik rahatsızlıklar

Psikolojik Belirtiler:

  • Korku
  • Şok
  • Utanç
  • Suçluluk
  • Öfke
  • Çaresizlik, ümitsizlik
  • İsteksizlik
  • Depresyon
  • Kaygı problemleri

Travmatik deneyimlere maruz kalmış çocuklar bu şekilde belirtiler gösterebilir.

Çocukluk travmalarının çocuğun gelişiminde ve yetişkinlik dönemine taşıyan ruh sağlığı üzerinde etkileri her birey için farklıdır. Yapılan araştırmalarda bu etkiler şöyledir:

  • Davranış bozuklukları
  • Kişilerarası uyumsuzluk
  • İlişki problemleri
  • Özgüven problemleri
  • Düşük akademik başarı
  • Öz saygı ve umut gibi kavramların zarar görmesi
  • Depresyon 
  • Anksiyete problemleri
  • Alkol ve madde kullanım bozukluğu
  • Travma sonrası stres bozukluğu
  • Obsesif kompulsif bozukluk
  • Kişilik bozuklukları

Çocukluk Travmaları Nasıl Atlatılır?

Çocukluk travmaları çalışılırken hem çocuk hem de yetişkin için takip edilmesi gereken yollar farklı olabilir. Psikoterapiler travmaların bir profesyonel eşliğinde anlaşılması, etkilerinin düzeyi ve hangi alanlarda problemler yaşandığının tespit edilmesini sağlayarak kişinin travmatik durumların belirtilerinin üstesinden gelmesini sağlar. 

Çocuk

Çocuk için ailenin ve çocuğun yaşanılan travma konusunda bir psikolog tarafından bilgilendirilmesi ve eğitilmesi oldukça önemlidir. Uzman bir ruh sağlığı uzmanından destek almak travmaların etkisi konusunda daha uygun ve sağlıklı adımlar atabilmeyi sağlar. Travmatik durumun anlaşılması ve belirtilerin ağırlaşmaması yönünden faydalıdır. Ailenin desteği ile iş birliği halinde bir süreç yönetilir. Çocuk düzeyinde kullanılabilen yaklaşımlardan biri de Oyun Terapisidir. Oyun Terapisi çocuğun düzeyinde ilerleyen oyun yoluyla takip edilen bir süreç olmakla birlikte çocuğun dünyasındaki travmanın etkileri anlaşılarak baş edebileceği beceriler kazandırılır. 

Yetişkin

Yetişkinlik düzeyinde çocukluk travmalarının etkileriyle baş edebilmek için kanıtlanmış en sık başvurulan ve etkili terapi yaklaşımlarından biri EMDR Terapisidir. Bedensel uygulamalar ve bilişsel yaklaşımlarla da kişinin travmatik düzeyde kendisini rahatsız eden duygular ve anılar duyarsızlaştırılarak etkisi azaltılır. EMDR Terapisi gibi Bilişsel Davranışçı Terapi, Psikodinamik Terapiler geçmiş travmaları çözümleyebilmek için bize destek sunarlar. Çocukluk travmalarının hayatımızın belli alanlarında bizi sekteye uğratarak problemlerle karşılaşmamızı ve bu sıkıntılı süreci çözümleyemediğimiz hissine kapılmamızı sağlayabilir. Fakat travmalar psikoterapiler ile çözümlenebilen ve etkilerini üzerimizden kaldırabileceğimiz hayatımızı daha kaliteli hale getirebileceğimiz durumlara dönüşebilirler. 

Nur Aydoğan

Nur Aydoğan

Psikolojik Danışman - EMDR Terapisti

 

Psikolojik Danışman, Aile Danışmanı ve Avrupa onaylı EMDR Terapisti olarak uzun yıllardır danışanlarıma yüz yüze ve online hizmet sunuyorum. Dokuz Eylül Üniversitesindeki öğrencilik hayatımdan beri, her zaman terapi ve Psikoeğitimler alanında ilerlemek amacım olmuştu. Albis Therapy’de psikoloji ekibimizi kurarak bu yolda hayallerimizi gerçekleştirmeye, iyileştirmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz.

Çocukluk Travması konusunda bilgi alın